Türkiye’de Erken Dönem Sinema, Kadınların Konumu ve İlk Kadın Oyuncular Üzerine Yeni Bulgular

Yazarlar

DOI:

https://doi.org/10.5281/zenodo.13825167

Anahtar Kelimeler:

İlk kadın, oyuncu, beyazperde, sinema, sahne

Özet

Dünya sineması 1895 yılında Lumière Kardeşler’in sinematografı bulmasıyla başlayan süreç dalga dalga tüm dünyaya yayılırken, Osmanlı’da da benzeri süreç yaşanıyordu. Halk izleme anlamında oldukça ilgiliydi, “hareketli görüntü ya da canlı fotoğraflar” dönemin kahvehanelerinde izleyicileriyle buluşuyordu.  Osmanlı’da II. Abdülhamit dönemine denk düşen erken dönem sineması (1896-1922) bugüne değin daha anlatılagelen bir anlayışla ele alınması ve belge-bilgi yoksunluğu nedeniyle birçok doğru bilinen yanlışlar ya da eksiklerle günümüze değin ulaşmış bulunmaktadır. 

Osmanlı arşivi ve birçok dijital arşivin açılmasıyla pek çok belge ve bilgi gün yüzüne çıkmaya, bunun sonucunda da “doğru bilinen yanlışlar” da sinema tarihimizde yerini almaya başlamıştır. Türkiye sinemasının başlangıcının bile yıllardır tartışıldığı ülkemizde kadınların tiyatro ile ilişkisine bakıldığında oldukça karışık bir durum söz konusudur. Müslüman kadınların sahneye çıkmaları dinsel baskılar nedeniyle yasaklanmış ve bu nedenle sahneye çıkmak isteyen kadınlar farklı yollar aramıştır. Müslüman kadınlar sahnede azınlık isimleri kullanırken, azınlıklarda da durum tam tersidir. Tiyatro Oyuncusu-Yazar Vasfi Rıza Zobu bu duruma şöyle değiniyor: “Mümessile olarak şehr-i 800 kuruş ücretle, Darülbedayi heyeti temsiliyesine kabul edildi. Ferda; yüzü ve endamı kadar, Türkçe konuşması da güzel bir Macar kızıydı.” (Zobu, 1977:34) Dönemin ünlü oyuncu ve yönetmenlerinden Şadi Fikret Karagözoğlu’nun eşi Zabel de “Şehper Karagözoğlu” adıyla sahne ve beyazperdede yer almaktaydı. Bir yandan da Kınar Hanım, Eliza Binemeciyan, Roza Felekyan, Madam Kalitea kendi adlarıyla var olmaya devam etmekteydi. Ama seyirciler aksanı son derece düzgün alan erkek aktörlerin karşısında yer alan bu azınlık oyuncuların konuşmalarındaki farklılıktan çok hoşlanmıyorlardı.  Biraz bu, biraz da Müslüman kadın oyuncuların sahneye çıkma heves ve cesareti nedeniyle farklı çözümler aranmış, Müslüman kadın oyuncular azınlık isimleriyle sahnede yer almaya başlamıştı. İşte bunlardan biri olan Kadriye Hanım aslında sahneye çıkan “ilk Müslüman kadın” olma unvanını da taşımaktadır.  “Mutlâkıyet devrinde Abdülhamid’in saltanatı zamanında tahmini 1908 öncesi, İstanbul’da bir kazasker kızının, konaklarındaki Çubukçubaşı’yı sevdiğini, babası öldükten sonra onunla evlendiğini aktör Fehim Efendi anlatmıştı. Eskiden Çubukçubaşı olan ve hayatını kazanmak için tulüat aktörlüğü eden bu zatın, karısını da sahneye çıkararak oyun oynattığını da eklemişti...”  (Sevengil, 2015: 112)  Amelya adıyla sahneye çıkan Kadriye Hanım, sahnede”İlk” olma özelliğini taşıyadursun, Tiyatro oyuncusu Gülriz Sururi’nin teyzesi Mevdude Refik Tepedelen de, yine Afife Jale’den önce sahneye çıkmış bir kadın sanatçımızdır. Bazı oyunlarda adı rumuzlu bir şekilde (M.R.) yer alırken, bazı oyunların afişinde de “Beatris” adıyla yer almıştır.[1] Sahnedeki değişiklikler bu şekilde devam ederken beyazperdede de ortaya çıkan son belgeler ışığında bazı düzenlemeler yapılması gereği ortaya çıkmıştır. Bu makalenin de ana çatısını oluşturan etmenlerden biri olan bu durum şimdiye kadar beyazperdede görünen “ilk Müslüman kadın oyuncular”da da değişiklik yapılması gerekliliğini ortaya çıkarmıştır.  Şimdiye kadar, sinema tarihimizde Muhsin Ertuğrul’un yönettiği “Ateşten Gömlek-1923” filminin başrollerindeki “Bedia Muhavvit-Neyire Neyir”in “ilk Müslüman kadın oyuncular” olarak kabul ediliyordu. Bu makalede ise bu filmden önce “Esrarengiz Şark ya da İstanbul Esrarı” adıyla 1922 yılında Mösyö Andres tarafından çekilen filmde oynayan “Şahika Nermin” adlı kadın oyuncu olduğunun altı çizilmektedir. (Özuyar, 2017)

Eski Operet Sanatçısı Şeref Şenpınar’ın gösterdiği belgelere göre, ilk kez 1919 yıllarında Şişli Heveskarlar Kulübü Tiyatro şubesinin, prova ve temsillerine çıkmıştır.

İndirmeler

İndirme verileri henüz mevcut değil.

Referanslar

Akçura Gökhan, 1993, “Bedia Muvahhit Bir Cumhuriyet sanatçısı”, İBB Kültür İşeri Dairesi Başkanlığı Yayınları, İstanbul.

Green, Pamela (2018) “Be Natural: The Untold Story of Alice Guy-Blaché “ belgesel film

Özuyar, Ali (2015) “Sessiz Dönem Türk Sinema Antolojisi”, Küre Yayınları, İstanbul

Özuyar Ali (2017) “Sessiz Dönem Türk Sinema Tarihi(1895-1922)”, Yapı Kredi Yayınları, İstanbul

Sevengil, Refik Ahmet (1934) “Türk Tiyatrosu tarihi”, Kanaat Kütüphanesi, İstanbul.

Yıldırım, Müjgan. (2021). “Gölgenin Seyri” Türk Sinemasının Tartışmalı İlkleri” belgesel filmi

Zobu, Vasfı Rıza, (1977), “O Günden Bu Güne”, Milliyet Yayınları, İstanbul.

Cumhuriyet Gazetesi- 28 Aralık1991

İleri Gazetesi, 1 Mayıs 1922

İleri Gazetesi, 25 Mayıs 1922

Süs Dergisi, 5 Nisan 1924

İndir

Yayınlanmış

2024-08-25

Nasıl Atıf Yapılır

Yıldırım, M. (2024). Türkiye’de Erken Dönem Sinema, Kadınların Konumu ve İlk Kadın Oyuncular Üzerine Yeni Bulgular. EUROASIA JOURNAL OF SOCIAL SCIENCES & HUMANITIES, 11(39), 20–30. https://doi.org/10.5281/zenodo.13825167

Sayı

Bölüm

Makaleler